Pazar sabahı halamı ziyaret etmek için ailece Bursa yollarına koyulduk...
Halamla vakit geçirdikten sonra sıra Bursa Turu'na geldi. İlk olarak soluğu meşhur Uludağ Kebapçısı' nda aldık. Fotoğraflardan da göreceğiniz gibi çok ama çok küçük bir restoran. Kapıda sürekli kuyrukta bekleyen insanlar. Komşu dükkanlar Uludağ Kebap' ın müşterileri için kendi dükkanlarına masa koymuşlar. Yaklaşık 10 dükkan bu şekilde destek veriyor. Mesela biz Kafkas Kestane Şekeri satan dükkana yönlendirildik. Önce Ankara Çubuk turşusu geldi masaya. Ardından da şıralarımız. Pazar olması sebebiyle, 1-1,5 saat yemek bekledik :(( Ama beklediğimize de fazlasıyla deydi. Gitmediyseniz mutlaka uğrayın derim. Kırmızı etle pek arası olmayan ben bile bir porsiyonu soluksuz yedim.
Lezzetin sırrına gelince; İskender Usta Bursa'da ilk dönerciyi açtığında Cemal ve Cemil adında iki usta ile çalışmaya başlamış. Ustaların mahareti dillere destanmış. Ustalar etleri Kemalpaşa ilçesindeki bir besiciden alıyorlarmış. Besici etleri Bursa'ya kızı ile getiriyormuş. Bu sırada Cemil Usta, besicinin kızına aşık olmuş ve evlenmişler. Cemil Usta, eşinin de desteği ile bir süre sonra kendi kebapçısını açmış ve en güzel etleri kullanarak dönerlerini hazırlamış. Yıllardır da kalitesinden ödün vermeden aynı lezzeti sunmaya devam ediyor. Özetle bu lezzetin arkasında bir AŞK yatıyor:)))
Kebabın ardından Kestane Şekeri almadan dükkandan çıkmak olmaz diyerek kestanemizi de alarak yola koyulduk...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder